Kim evini dünyanın istediği yerine götürebilmeyi yada iş yerine sadece birkaç dakika uzaklıkta yaşamayı istemez ki? Denizciler için bu mümkün. Bu nedenle gemi, onlar için sadece bir çalışma ortamı değildir. Hareket eden, her anı faal, ortak bir yaşam ortamıdır. Onların ütopyasıdır. Denizin ortasındaki kendi ülkeleridir.
Ve her ülkenin bir savunma sistemine ihtiyacı vardır.
Günümüzde gemiler savaş tehdidi altında olmaksızın, hemen hemen tüm limanlar arasında serbestçe gezinebiliyor. Öyle ki ülkelerin birbirine koyduğu ambargolar bile bu duruma engel değil. Ticari tabuların etrafından nasıl dolaşabileceğini bulabilenler için sınırların mevcut olmadığı küçük bir dünya söz konusu.
Fakat küçük bir dünya, daha güvenli olmayı maalesef vadetmiyor. Yoğun gemi trafiğinin olduğu pek çok noktada ciddi güvenlik açığı söz konusu. Limanlardaki iç güvenlik problemlerinden, terörizm, kaçakçılık, kıta sahanlığı içinde yada dışında faaliyet gösteren korsanlık olaylarına kadar, denizcilerin ve gemi ticaretinin etkilendiği pek çok olumsuz durum mevcut. Maalesef, bu duruma karşı kendilerini eşit şartlarda koruyabilecekleri herhangi bir ekipmanın gemide kullanım amaçlı taşınması yasaktır.
Peki günümüzdeki önlemler ve regülasyonlar bunu önlemek için yeterli mi? Pek çok olay için tamamen önlenemese de, büyük ölçüde kontrol altına alındığı söylenebilir. Fakat bazı olayların, denizcinin ve geminin güvenliğinin tam olarak sağlanmasını engellediği de aşikar. Bu konunun başlıca nedenleri, şirketlerin işletim masraflarını düşürmek yada geminin boş kalmaması için tehlikeli bölgelere filolarını gözleri kapalı yollaması en büyük etkenlerin başında geliyor. Elbette, güvenlik problemleri olan ülkelerin deniz ticaretinin bu konu sebebiyle durması mümkün olmadığından ve sektörün de bu çağrıya her zaman yanıt vermesi kaçınılmaz olduğundan, bu da konunun taraflarını, yıllar içerisinde çeşitli önlemler almaya itmiştir.
Yapılan çeşitli askeri müdahaleler ve kilit bölgelerdeki oluşturulan askeri gemilerin refakat sistemleriyle, konu kontrol altına alınmaya çalışılsa da, bazı şirketler ekonomik kaygılar nedeniyle katılım göstermeyip, savunmalarını kendileri üstlenmeyi tercih ettikleri ve genellikle sonuçlarının beklendiği üzere felaketle sonuçlandığı girişimlerde bulunabiliyorlar.
Bilindiği üzere, gemilerin karşılaştığı sıkıntılar, sadece korsanlık faaliyetleriyle sınırlı değil. Kaçak göçmen taşıma riski, kaçakçılık tehdidi, diğer illegal durumların yaratabileceği tehlikeler gibi gemi dışı kaynaklı problemlerden ziyade, personel arası gemi içi anlaşmazlıklar veya suç oranı yüksek şehirlerde liman izni kullanan personelin başına gelebilecek sıkıntılar da bunlara dahil edilebilir.
Bu tip durumlara karşı, önleyici temel bilgiye sahip gemi personeli, olaylar gerçekleşmeden, yahut daha vahim bir hal almadan, olacakları engelleme avantajına sahip olacaklardır. Bu şekilde şirketler de, uzun süren soruşturma ve tetkiklerden sonra gelebilecek zorunlu implementasyonlardan da kurtulmuş olacaktır.
Gemide, kişilerin kendini savunmasını gerektirebilecek durumlardan birkaçı olarak, aşağıdaki durumlar örnek gösterilebilir;
Korsanlık Faaliyetleri
Günümüzde, dünya üzerinde liman ve deniz taşımacılığı yapılan hatlar genel olarak güvenli sayılabilecek olsa da, bazı bölgeler maalesef öyle olmaktan çok uzaklar. Özellikle, gelişen ateşli silahların menzili ve etki alanı o kadar büyük ki, geminin büyüklüğünün getirdiği avantaj veya kendini elindeki geleneksel imkanlarla savunabilme kuvveti ne kadar uygun olursa olsun, gemi personeline teslim olmaktan başka seçenek bırakmıyor. Ve ne yazık ki, deniz ticareti çoğunlukla bu bölgelerde yoğunlaşmakta, yada zaman içerisinde bu bölgeye kayma eğilimi göstermekte.
Bu bölgeler genellikle; Malacca Boğazı, Güney Çin Denizi, Aden Körfezi ve Somali kıyıları, Gine Körfezi’ni içeren Benin, Togo ve Nijerya kıyıları, Endonezya, Arap Yarımadası açıkları ve Hint Okyanusu bölgelerinde yoğunlaşmış durumda.
Korsanlık amacıyla gemiye saldırıda bulunan kişiler, öncelikle dışardan gemi personelini psikolojik olarak baskılamak amacıyla ağır silahlar kullanmakta ve direniş göstermeyeceklerinden emin olduktan sonra güverteye çıkmaktadırlar.
Aden Körfezi bölgesinde, günümüzde askeri eskortların desteğiyle bu sıkıntı en aza indirilmiş olsa da, eskort alamayacak durumdaki gemiler veya askeri eskortun mümkün olmadığı bölgelerdeki gemilerin kendini savunabilmesi imkansız, ve gemi personelinin saldırganlarla yüz yüze gelmesi kaçınılmazdır.
Genel kural, direnmemek ve talep edilen istekleri uyumlu davranarak yerine getirmek olsa da, insan doğası gereği verilen tepkiler sonucunda, genellikle sonuçları üzücü olan durumlar ortaya çıkmaktadır.
Kendimizi korumak, her zaman karşı tarafı etkisiz hale getirmek için karşı koymak değil, kendi ve karşımızdakinin davranışlarını kontrol edebilmek, savunmada bir adım öne geçebilmek için fırsat yaratmak, elimize geçen fırsatları en akılcı şekilde kullanmaktan geçiyor. Kişisel kontrolü elimize aldığımızda, beynimiz ve vücudumuz daha etkili şekilde hareket ederek, güvenliğimizi sağlamamızda etkin bir rol oynayacaktır.
Bu, kimse zarar görmeden psikolojik ve bedensel otokontrolü sağlamaktan, fırsat yaratıldığında genel kontrolü ele alarak tehlikenin nasıl bertaraf edileceğine dair konuları kapsamaktadır.
Kaçak Göçmenler
Kaçak göçmen alarak limandan ayrılmak, bu bölgelerde seyir yapan gemilerin en büyük korkularından biridir. Bazen, rutin kontrolleri düzenli olarak yapılan gemilerde bile kaçınılmaz olarak bu durumdan kurtulmak imkansızdır. Bu yolu deneyen göçmenlerin, hayatları pahasına güvertede saklanmak için buldukları yöntemler, akıl almaz şekillerde olabilir. Bu durumlara katlanmayı göze alan insanların, o gemide kalabilmek için yapabileceklerinin sınırı yoktur.
Kaçak göçmen problemi Dünya’nın herhangi bir limanında olabilir, bu nedenle rutin kontrollerin elden bırakılmaması gerekir. Peki ya bu kontroller sırasında birini yakalarsanız ve o gemiye girebilmek pahasına size saldırırsa kendinizi nasıl koruyacaksınız? Yada kalkış sonrası gemide fark ettiğiniz kaçağın, şartlardan memnun olmaması sonucu saldırganlaşma ihtimaline karşı nasıl kendinizi savunabilirsiniz?
Sonuçların geri dönülmez bir yönde ilerlememesi için çok basit şekilde kontrolün ele alınmasını sağlayan yöntemler vardır.
Diğer İllegal Durumların Yarattığı Tehlikeler
Geminin limandan birlikte ayrılmasının istenmediği durumlar, sadece insanla sınırlı değildir. Bir sonraki limanı bilinen bir geminin, illegal taşımacılık maksadıyla, gizli bölmelere liman dışından yerleştirilen bir takım materyallerle ayrılması da söz konusudur. Rutin kontroller sırasında böyle bir durumu fark ettiğinizde, yetkililere haber vermek için uzaklaşmakta geç kalmış olabilir ve kendinizi hayati tehlikenin içinde bulabilirsiniz.
Gemi İçi Anlaşmazlıklar
Herkesin tahmin ettiği gibi, temeli gemi içi anlaşmazlıklara dayanan tartışmalar sonucu yaşanan üzücü kayıplar, yaralanmalar ve kavgalar, ne yazık ki, gemilerde çok sık karşılaşılan olaylardır.
Çeşitli kesici ve delici aletlerin de işin içine girdiği bu tip durumlara karşı, sadece kendimizi nasıl savunacağımızı bilmek değil, karşılaşılan bir kavgada otorite figürü olarak saldırganları birbirinden ayırmak ve onları ayırırken de yaralanmamak konusunda bilgi sahibi olmak elzemdir. Gerektiği zamanda, gerektiği şekilde müdahale edilen her tartışma, geminin bekası ve gelecekteki operasyonları için hem gemi personeli hem de şirket tarafından kolaylık oluşturacaktır.
Suç Oranı Yüksek Şehirlerde Liman İzni Kullanmak
Liman ve karasuları ne kadar güvenli olsa da yada gemi içinde herhangi bir anlaşmazlık söz konusu olmasa da, bazı durumlar problemleri beraberinde getirebiliyor.
Denizciler için liman izni, kontratlarının en önemli anlarını oluşturur. İş stresinden fırsat buldukları bir parça zamanda dışarıya çıktıklarında, çoğunlukla geç saatlere kadar eğlenebilecekleri mekanları tercih etmektedirler. Pek çoğu başlarına gelebilecek tehlikelerin farkındadır. Fakat gerçekte başlarına geldiğinde nasıl kendilerini koruyabileceklerine dair, öz güvenlerinden başka işe yarayan fikirleri yoktur.
Oysa ki, ufak hayat kurtaran ip uçlarını takip ederek, hem çevrelerindeki tehlikelerin farkına varacaklar, hem de kendilerini daha o zor durumun içinde bulmadan kurtarma imkanı bulacaklardır.
Kendini savunmak bilek kuvvetinden değil, zihinsel farkındalıkla başlar.
Çeşitli tehlikelerin kaçınılmaz olduğu, bununla beraber, silah vb kişisel yada kitlesel savunma araçlarını taşımanın da yasak olduğu bir ortamda, kendimizi zihinsel ve bedensel olarak silaha dönüştürme gereksinimimiz kaçınılmazdır.
Zihinsel farkındalığın yeterli olmadığı durumlarda, karşımızdaki canlı tehlikenin doğal vücut hareketlerini yönlendirerek ve etrafımızdaki imkanları da kullanarak, içinden çıkılması imkansız durumları bertaraf etmemizi önleyen teknikleri günümüz denizciliğine entegre etmek, hem olabilecek muhtemel kazaların istenmeyen sonuçlarının önüne geçecek, hem de bu olayların doğuracağı sonuçların yaşatacağı aksaklıkların, yaşanmadan önlenmesini sağlayacaktır.
Kaynaklar : Marine Insight – Marine Insight 2 – Krav Maga Global – IMO
Düzenleyen : Rüya Hazar
Ekleyen : Gülcan Keskin
Çok güzel bir yazı olmuş.Elinize sağlık.Ancak genel bilgilerden ziyade yapılması gereken şeylerin ve alınması gereken önlemlerin biraz daha anlatılmasını ve konunun biraz daha irdelenmesini isterdim açıkçası. Giriş ve gelişme var ama sonuca varılmamış bir yazı gibi geldi bana.
Merhaba,
Yazım, iki sektörü de ilk elden bilen bir kişi olarak tavsiye niteliğinde olması için yazılmıştır. Akademik bir araştırma değil, sadece farkındalık oluşturma amaçlı olmasını istedim.
En sağlıklı sonucu, bu tekniği uygulamayı öğrenenler teyit edebilecektir.
Sevgiler.