Menü

Türkiye’de Denizcilik Eğitimi

Türk Ticaret Kanunu ve Deniz İş Kanunu, gemi adamını Kaptan, zabitler, tayfalar ve gemide istihdam edilen diğer tüm kişiler olarak tanımlamıştır. Türk bayrağı taşıyan gemiler Gemilerin gemi adamları ile donatılmasına ilişkin yönerge çerçevesinde tonajlarına göre farklı görevleri yerine getiren gemi adamları ile donatılırlar. Ticari faaliyet gösteren gemilerde gemi adamlarının hiyerarşik organizasyonu ise aşağıdaki gibidir.

Gemi Organizasyon Şeması

Ülkemizde uluslar arası sefer yapan ticari gemilerde ikinci veya üçüncü zabit olarak istihdam edilen uzakyol vardiya zabitleri periyodik olarak denetlenip yetkilendirilen denizcilik yüksekokul ve fakültelerinde Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği bölümü altında mezun edilmektedirler. Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği bölümü eğitim müfredatı ve saatleri için üç kaynak temel alınmıştır. Bunlar;

1. Denizcilere yönelik eğitim ve sınav yönergesi (Bu yönerge başta STCW olmak üzere model kurs kitapları temel alınarak düzenlenmiştir.)
2. Uluslar arası bir sözleşme olan STCW 95 “Gemi adamları Eğitim, Belgelendirme ve Vardiya Standartlarını düzenleyen sözleşme”
3. Birleşmiş milletlerin en aktif birimlerinden biri olan Uluslar arası denizcilik örgütünün (IMO) gemi adamlarının eğitimleri için yayınladığı model kurs kitapları

Deniz Ulaştırma işletme mühendisliği bölümünden yukarıda belirtilen eğitim programlarından başarılı olan öğrenciler bir (1) yıl deniz stajını tamamladıktan sonra mezun olmaya hak kazanırlar. Daha sonra Gemiadamları Sınav Merkezleri‘ne başvurup Seyir, Vardiya Standartları, Deniz Hukuku ve Denizcilik Sözleşmeleri, Denizde Haberleşme, Denizcilik İngilizcesi, Gemicilik ve Gemi Manevrası, Gemi İnşa ve Gemi Stabilitesi derslerinden sınava tabi tutulurlar. Bu sınavlardan başarılı olan adaylara Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı sorumluluğunda liman başkanlıkları tarafından uluslar arası bir yeterlilik olan Uzakyol Vardiya Zabitliği yeterliliği belgesi düzenlenir. Uzakyol Vardiya Zabitliği yeterliliği ile ticari gemilerde ikinci ve üçüncü zabit olarak göreve başlayabilirler. Uzakyol vardiya zabitleri yeni düzenleme ile 36 ay hizmet sonrasında Gemi Adamları Sınav Merkezine tekrar başvurup Seyir, Vardiya Standartları, Gemi İnşa, Yük İşlemleri Ve Gemi Stabilitesi, Deniz Hukuku Ve Denizcilik Sözleşmeleri, Denizcilik İngilizcesi derslerinden açılacak sınavdan başarılı oldukları takdirde uluslar arası bir yeterlilik olan Uzakyol 1. Zabit yeterliliğini almaya hak kazanırlar. Uzakyol 1. Zabitler 36 ay hizmet tamamladıktan sonra tekrar gemi adamları sınav merkezine başvurup Seyir, Vardiya Standartları, Gemi manevraları ve makine, Deniz Ticareti Hukuku, Meteoroloji, Denizcilik İngilizcesi derslerinden açılacak sınava girerler. Başarılı oldukları takdirde kendilerine tüm gemilerde ve denizlerde geçerli olan Uzakyol Kaptanlığı yeterliliği belgesi düzenlenir. Sınavlardan başarılı olup yetki belgesini alan zabit veya kaptanlar ancak denizcilik şirketlerinin mülakatlarında başarılı oldukları takdirde görevlerine atanırlar. Özellikle Kaptan ve Baş Mühendis atamaları şirketlerin en üst düzey yöneticilerinin ortak olumlu kararları sonrasında gerçekleştirilmektedir.

Denizcilik şirketlerinin kalite el kitaplarında detaylı şekilde görevleri belirtilen zabit ve kaptanların başlıca görevleri arasında; gemileri emniyetli ve kısa rotalarda bir limandan diğerine sevk ederken, denizde veya limanda gemi personelinin, diğer kişilerin ve taşınan yükün istif edildiği andan gemiden çıkarıldığı ana kadar emniyetinin sağlanması, planlı bir şekilde gemi donanımlarının bakımı ve onarımının yapılması ve bütün operasyonlarda çevrenin korunması için gerekli tedbirlerin alınması sayılabilir. Ayrıca gemi kaptanlarının olası kaza veya sıkça yaşanan yükün hasarlanması gibi sigortayı ilgilendiren durumlarda donatanın ve bayrak devletinin hakkını koruyabilecek kadar hukuk bilgisine sahip olmaları gerekmektedir.

Bütün gemiadamları gittiği ülkelerde Türk milletinin temsilcisi olduğu düşünülmeli, gemi kaptanının ise bir konsolos kadar diplomat, işverenin (varsa kiralayanların) deniz ticareti literatüründe söylediğini, yazdığını anlayacak kadar iktisatçı olmalıdır. Öyle ki her limanda önüne konan onlarca sayfa kıymetli evrakı inceleyip ilgili notları düşerek veya protesto mektupları yazacak kadar İngilizce diline hâkim olmalıdır. Gemi Kaptanları farklı operasyonların en güvenli ve hızlı şekilde tamamlanabilmesi için kumanda ettikleri gemi ana ve yardımcı makineleri hakkında kifayetli bilgi sahibi olmalıdır. Yük istif ve tahliye operasyonlarında geminin güvenliği hidrodinamik ve hidrostatik kurallarının bilinmesine ve gemiye özel hazırlanan hidrostatik cetvellerinin etkin kullanabilmesine bağlıdır. Kaptan gemisini varış limanına hızlı ulaştırabilmek için bir oşinograf ve meteorojist gibi denizleri ve havayı anlamalı doğrudan kumanda edemeyeceği akıntı, rüzgâr, gel-git gibi dış etkenlerin mevsimsel ve anlık değişimlerini hesaplayarak lehine kullanabilmelidir. Kaptan Radar, Echo sounder, AIS, GPS gibi birçok elektronik seyir yardımcısını etkin kullanabilmeli ancak bu cihazların arıza yapması durumunda astronomik seyir gibi klasik seyir metotlarından faydalanarak gemisinin mevkisini tespit edebilmelidir.

Gemi Donatanını temsil yetkisi bulunan kaptan gerektiği durumlarda gemi personelinin hizmet akdini uzatma ya da fes hakkına sahiptir. Dünya sağlık örgütü standartlarına göre donatılan gemi revirinde olası acil durumlara müdahale yapmak için gerekli yüzlerce ilaç ve malzemeler mevcuttur. Geminin sağlık zabiti olarak 2. zabit okul zamanı denizde güvenlik dersi ve hastane stajında öğrendiği bilgileri kullanarak gemide tıbbi ilk müdahaleyi yapmak, gerektiğinde sahilden tıbbi destek istemek ve gerekli kayıtları tutmakla yükümlüdür.

Gemi adamları tüm bu görevleri ifa ederken limanlarda habersiz liman devleti kontrolleri ile karşılaşabilirler. Yükleme ya da tahliye operasyonu, Balast operasyonu, Liman devleti kontrolleri, Yakıt-kumanya ikmalleri, Hasta olan personelin geminin bulunduğu ülkede tedavisi gibi birçok operasyonu aynı anda hatasız yerine getirmek zorundadırlar. Farklı bilim dallarını içeren denizcilik mesleği hataların sonuçlarının milyon dolarlarla ölçüldüğü bir meslektir.

İngiltere’nin deniz kazaları araştırma şubesi (Marine Accident Investigation Branch) ve çeşitli deniz sigorta şirketlerinin yayınladığı Deniz kazaları istatistikleri incelendiğinde deniz kazalarının yıllara oranla arttığı ve %90 oranında insan hatalarından kaynaklandığı ortaya çıkmıştır. Gemi inşa teknolojisinin sürekli geliştiği günümüzde bu oranda insan hatalarına rastlanması düşündürücüdür.

Deniz kazalarının önlenmesi hususunda Denizcilerin eğitimi üzerinde önemle durulması gereken bir konudur. Gelişmekte olan ülkemizde Denizcilik okullarının sayısı gün geçtikçe artar iken bu okullarda yeterli sayıda deniz tecrübesine sahip yeterlikte eğitici bulunmamaktadır.

Bu durumun başlıca nedenleri;

1. Denizcilerin denizde kazandıkları maaşlar ile (2/3 Zabit 2500-3500 USD – 1.Zabit 3500-4500 USD – Kaptan/B.Mühendis 5000-7000 USD) öğretim kurumlarında kazandıkları arasında uçurum bulunması.
2. Öğretim kurumlarına atanabilmek için KPSS veya ALES sınavlarından başarılı olma gerekliliği
3. Denizcilik alanında lisans programlarına atanabilmek için gerekli olan yüksek lisans veya doktora diploması şartları sayılabilir.

Takdir edilmelidir ki denizcilik alanında en tecrübeli denizciler Kaptan ve Baş Mühendisler‘dir. Bu iki yeterliliğe sahip olabilmeleri için deniz tecrübesi yaparken eğitim kurumlarında çalışmalarını sağlayacak şartları oluşturmaları mümkün olamamaktadır. İşte bu nedenlerden ötürü denizcilik eğitim kurumlarında yeterli sayıda alanında uzman denizci bulunmamakta, eğitim deniz tecrübesi olmayan eğiticiler ile sürdürülmeye çalışılmaktadır. Sınavlar ile kazanılan yeterliliklerin her denizde ve her tip gemide geçerli olması demek kişinin o gemide kendinden beklenilenleri yapabilecek düzeyde bilgiye sahip olmasını gerektirir. Kuruyük, Dökmeci, Ro-Ro, Konteyner, Tanker ve Yolcu gemileri başta olmak üzere birçok gemi tipinin bulunduğu günümüzde bu gemilerden herhangi birinin üzerinde köprüüstü vardiyası tutmamış limanda veya seyirde farklı gemi operasyon yapmamış kişilerin çeşitli kaynaklardan okunan bilgiler ile denizci yetiştirmesi doğru bir yöntem değildir.

Denizcilik sektöründe başta bayrağını farklı ülkelerin limanlarına taşıdığımız ülkemizin, gemisini emanet aldığımız armatörün ve bütün operasyonlarda başarının temeli olan gemi personelinin çıkarlarını koruyabilmek için denizcileri iyi eğitmemiz gerekmektedir. Bu bağlamda Denizcilik mesleğinin uzmanları olan Denizcilerin eğitim kurumlarına kazandırılmasını için gerekli düzenlemelerin bir an evvel yapılması gerekmektedir.

Ekleyen: Özge Günaydın

YAZAR: ozgegnydn

Bir yanıt yazın