Menü

Denizcilerin Farkında Olması Gereken 7 Tehlikeli Hastalık-Bozukluk

7 Hastalık LogoGemilerde çalışmak maddi açıdan karlı olmasına rağmen çalışanların sağlıkları ve güvenlikleri söz konusu olduğunda en tehlikeli mesleklerden birisidir. Kazalar haricinde işin doğası gereği denizciler hava değişikliği, taşınan yük tipi, çalışma saatleri, kişisel alışkanlıklar vb. sebepler nedeniyle ciddi hastalıklara ve başka sağlık sorunlarına eğilimlidir.

Denizciler gemiye katılmadan önce sıkı sağlık kontrollerinden geçseler de denizde sürekli tıbbi destekten yoksun oldukları için hayatları risk altındadır.

Aşağıdaki listede ticari gemilerde çalışanlarda sıklıkla görülen hastalıklar/rahatsızlıklar belirtilmiştir.

1. El- Kol Titreşimi Sendromu (HAVS)
Elden aktarılan titreşim, denizcilerin çalışmaları sırasında karşılaştıkları başlıca sorunlardan birisidir. Raspa cihazları (pas sökücü), iğneli tabanca ve el taşlama makinesi gibi çalışma araçları bu sendromun başlıca nedenidir. Bu araçların sık ve uzun süreli kullanımında ortaya çıkan bu sendrom, tedavi edilmediği takdirde kalıcı sakatlığa yol açabilir. Yaygın belirtileri parmaklarda karıncalanma, kol ve bilekte hissizlik ve devamlı ağrıdır. Bu makinelerin güvenli sınırlar içinde kullanılması için uygun yönergelerin eksikliğinin yanı sıra diğer sebepler olan sigara kullanımı, dolaşım sorunları ve yanlış beslenme gibi faktörlerle birleştiğinde denizciler bu hastalığa daha açık hale gelmektedir.

2. Kardiyovasküler Hastalıklar (CVD)
Kardiyovasküler hastalıklar denizcilerin birçoğunda görülür. Çeşitli ölüm araştırmaları göstermiştir ki genetikten kaynaklanan etkenler, yaş, sigara kullanımı ve stres, yetersiz egzersiz gibi gemide çalışma koşullarından bir veya birkaçının bulunması bu hastalıklardan ölen denizcilerin ortak noktasıdır. Gemilerde mümkün olan en az sayıda mürettebat bulunması, aşırı düzeyde görev zorunluluğu, boş vakit ve dinlenme/eğlenme alanı eksikliği, yüksek stres denizciler arasında sık rastlanan kardiyovasküler hastalıklar için önemli nedenlerdir. Her ne kadar gemide, şiddetli göğüs ağrısı için isosorbid-dinitrat ve gliseril-trinitrat, kalp ritim bozuklukları için metoprolol tartarat, adrenalin, atropin gibi ilaçlar bulunsa da ağır bir kriz ya da inme durumunda acil tıbbi yardım gerekir ve karaya tahliyenin zor ya da imkânsız olması denizcilerin hayatı için büyük risktir.

3. Kas-İskelet Bozukluğu (MSD)
Avrupa merkezli bir sağlık araştırma kuruluşu tarafından Norveç ve Danimarka bayraklı açık deniz gemilerinde uygulanan bir ankete göre, denizcilerin kas ve iskelet yapılarıyla ilgili ciddi hastalıklardan muzdarip oldukları bildirildi. Açık denizde operasyonların son teknolojiye sahip modern filolarla, gece gündüz, tüm hava koşullarında, düz 12 saatlik vardiyayla ya da 6-6’lık vardiyalar halinde gerçekleştirilmesi çoğu denizciye temel fiziksel aktiviteleri yapmak için çok az zaman bırakır. MSD çoğu denizci için sakatlığa yol açan hatta bazen denizde çalışmaya uzun aralar verilmesine sebep olan bir hastalıktır. “Önlem almak tedaviden önemlidir.” prensibi doğrultusunda belirtildiği gibi MSD’yi engellemek için tavsiye edilen önlemler (egzersiz, germe hareketleri vb) hastalığı iyileştirmeye çalışmaktan daha iyidir. Modern gemilerin iyi spor tesisleri olmasına rağmen zaman ve motivasyon eksikliği bu konuda karşılaşılan büyük bir sorundur.

4. Kanser
Dünyada her sekiz ölümden biri kanser nedeniyle gerçekleşiyor ve bu durum gittikçe daha da kötüleşiyor. Denizcilerle ilgili olarak da çeşitli kanser vakalarında kademeli bir artış gözlenmiştir. Bunlar arasında en yaygın olanları akciğer kanseri, böbrek kanseri, lenfoma ve lösemidir. Asbest, benzen ve benzidin gibi tehlikeli kimyasal maddelerin gemilerden kaldırılmasına rağmen, berilyum (ürün tankerlerinde kullanılır), kadmiyum, kurşun gibi yeni kanserojen maddeler çalışma alanına girmiştir. Gemideki bütün çalışanlar bu zehirli maddelere sürekli maruz kaldıkları için kansere yakalanabilir. Petrol, kimyasal ve ürün tankerlerinde çalışan, bu kimyasallara maruz kalan personelin beyin kanseri ve lösemi gibi birçok kanser türüne yakalanma riski yüksektir. Sigara kullanımı, UV ışınlarına maruz kalma, yetersiz uyku gibi faktörlerin de kansere yakalanma riskini arttırdığı biliniyor.

5. Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar (TSD)
Yemek ve su gibi cinsel birliktelik de tüm insanlar için temel bir ihtiyaçtır. Bu durum denizciler için de farklı değildir. Farklı ülkelere seyahat etmek, denizcileri HIV/AIDS, belsoğukluğu ve frengi gibi zührevi hastalıklarla karşı karşıya getirir. AIDS, iş yaşamında ve özel hayatta ciddi sorunlara neden olduğu için önemli bir hastalıktır. Son zamanlarda denizciliğin bilindik klişelerinden “her limanda bir sevgili” ortadan kalkmıştır. Ancak uzun süreli yalnızlık, boş zaman ve sosyal imkânların eksikliği, neredeyse her limanda güçlü bir seks endüstrisinin bulunması denizcileri güvensiz cinselliğe yatkın hale getirmekte ve bu da onları ölümcül hastalıkların kurbanı yapmaktadır. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar hakkında denizciler arasında farkındalık yaratmak bu riskleri azaltabilir, ancak her halükarda öz-disiplin ve kontrolle tamamen bu hastalık tam anlamıyla önlenebilir.

6. Salgın Hastalıklar
Denizciler işin doğası gereği dünyanın pek çok farklı yerinde bulunurlar ve bu durum onları sıtma, kolera, sarıhumma ve tüberküloz gibi salgın hastalıklar ile karşı karşıya getirir. Denizciler periyodik olarak sağlık kontrollerinde geçer ve aşı yaptırırlar. Ancak yine de gittikleri bölgede yeni hastalıkların aniden ortaya çıkması sağlık açısından ciddi bir tehdittir. Örnek olarak son zamanlarda Batı Afrika ülkelerinde görülen EBOLA salgını verilebilir.

Bu tür durumlar için en iyi uygulama, gemide bu hastalıkların yayılmasını önleyici tedbirler almaktır. Gemi Kaptanı ve mürettebat bu tip hastalıklar ve sınırlamalar hakkında bilgilendirilmelidir. Karaya çıkış izinlerinin ve gemiye girip çıkan kişilerin kontrol ve kayıt altında tutulması da hastalıkların yayılmasını engellemek için bir önlem olabilir.

7-) Hipertansiyon
Hipertansiyon, ticari ve açık deniz filolarında en büyük mesleki tehlikelerden biri olarak değerlendirilir. Aşırı stres, yorgunluk, yalnızlık, sigara ve alkol kullanımı, fiziksel aktivite eksikliği de bu hastalığın tetikleyicileridir. Hipertansiyon inme ve böbrek yetmezliği gibi hastalıklara da yol açabilir. Yemek alışkanlıklarını değiştirmek, sigara ve alkolü bırakmak, yüzme ve yoga gibi fiziksel aktivitelerle, hipertansiyon büyük ölçüde kontrol altına alınabilir.

İşin doğası gereği zorluğu göz önüne alındığında bu hastalıkları tamamen ortadan kaldırmak neredeyse imkânsızdır. Denizciler de bu hastalıkların, yaptıkları işin bir sonucu olabileceğinin farkında olmalıdır.

Geçmişte birçok durumda, yukarıda belirtilen hastalıkların çoğu ILO tarafından mesleki hastalık olarak listelenmiş olmasına rağmen tazminat ödemesi yapılmamıştır. Meslek sürecinde görevlerini yerine getirirken bu gibi durum ve hastalıklarla karşılaştıkları için denizcilerin her açıdan destek alabilmesi oldukça önemlidir.

Kaynak: MarineInsight 

Tercüme: Ece Eldek 

Ekleyen: Gizem Sürer

YAZAR: gzmsrr23

Yorumlar

  1. Super bir yazi tebrik ediyorum.her alanda denizciliği ve denizciyi
    İncelemek,araştırmak ,paylasmak iste budur arkadaşlar …
    Tüm emegi geçenlere teşekkürler.Birde yıpranma hakları duzenlensin denizcilerin buna ihtiyaç var.Denizcilik çok öksüz ve yetim gibi ?

Bir yanıt yazın